KUYUMCULUKTA KULLANILAN ÖRGÜ TEKNİKLERİ
GİRİŞ
Örgü; ilk çağlardan günümüze kadar gelmiş, özellikle tekstil sektöründe kullanılan bir tekniktir. Eski çağlarda insanlar kış mevsimlerinde ısınmak için hayvan derilerinden kıyafetler yapmışlar, daha sonraki çağlarda ipliği bulmuşlar ve örgüyü kullanarak kendilerine bu ipliklerden kıyafet örmeye başlamışlardır. Önceleri ısınma ve korunma amacıyla kullanılan örgü teknikleri daha sonraki dönemlerde estetik olarak da önem kazanmaya başlamış ve farklı örgü teknikleri geliştirilmiştir.
Örgü, tekstil dışında da birçok alanda kullanılmaktadır. Kuyumculukta, örgüyü kullanan bir meslek dalıdır. Kuyumculukta örgü, estetik olarak oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Kuyum ustaları, altın veya gümüş tellerden farklı örgü tekniklerini kullanarak, estetik olarak göze hoş gelen çeşitli takılar yaparak kişilerin beğenilerine sunmaktadırlar.
I. BÖLÜM
ÖRGÜNÜN TANIMI VE TARİHÇESİ
1.1. ÖRGÜNÜN TANIMI
"Örgü" yün, ipek, pamuk yada başka bir madde ipliğinin özel şiş, tığ, iğne, mekik gibi araçlarla yapılmış ilmeklerinin, bir araya getirilmesi işlemidir.

Resim 1: Düz Örgü

Resim 2: Ters Örgü
1.2. ÖRGÜNÜN TARİHÇESİ
Örgü teknikleri çok eski zamanlardan beri kullanılmakla beraber dünyadaki çeşitli müzelerde bulunan örgü örnekleri bunu en açık biçimde göstermektedir. Tarihte Anadolu’da da buna yönelik bulgulara rastlanmıştır.
Londra’daki "Victoria and Albert" Müzesi, Washington’da "Textile" Müzesi, Toronto’da "Royal Ontario" Müzesi ve "Metropolitan" Müzesi gibi tanınmış müzelerde bulunan zengin örgü koleksiyonları üzerindeki bilimsel araştırmalar devam etmektedir. Araştırmacılar örgünün kaynağının doğu olduğunu kabul etmişlerdir. Teknik açıdan ilmekler üzerinde yaptıkları incelemeler sonucu, Anadolu’da halâ uygulanan çorap örgüsünün dönük ilmeklerine de "çapraz doğu ilmeği" adını vermişlerdir (www.ödevsitesi.com Dosya No: 130925).
En eski örgü örneklerinden biri Yale Üniversitesinin Suriye’de (eski bir şehirde) yaptığı araştırmalarda bulunan Araplara ait konçlu bir çoraptır. İslamiyet öncesi devirlerde "çapraz doğu ilmeği" denen düz çorap örme tekniğiyle yapılmış bu çorap üzerindeki teknik incelemeler sonucu, çorabın şişle örüldüğü sanılırken, son incelemelerde iğne ilmeği ile yapılmış olabileceği görüşü ortaya konmuştur (www.ödevsitesi.com Dosya No: 130925).
Her iki örme tekniğinde de örgü sıralarının birbirlerine bağlanışı ve ilmeklerin görünüşü aynı şekildedir. Bu sebeple şişle mi, iğne ile mi örüldüğünün anlaşılması zorlaşmaktadır, iğne ile örmede, işlemler çok yavaştır ve iplik uzunluğu sınırlı olduğundan ek yapmak gerekmektedir. Ancak arkeolojik kazılarda çıkan örgünün iplik eklerine bakarak iğne ilmeği ile yapıldığı söylenemez. Çünkü parça iplerle örülmüş, şiş örgü örneklerinde de ekler vardır. Bu sonuç da şiş ve iğne ilmeklerinin analizini zorlaştırmaktadır (www.ödevsitesi.com Dosya No: 130925).
Bulunan örneklerde çok çeşitli örgü modellerine rastlanmıştır. Daha sonraları değişik örgü teknikleri kullanılarak çeşitli desenler işlenmiştir. Ayrıca, renkli örgülerde karşımıza çıkmaktadır.
Güney Amerika’da eski Peru halkının M.Ö. III. ve M.S. III. yüzyıllar arası çok ilginç örgü işleri yaptıkları biliniyor. Genellikle stilize edilmiş mitolojik desenler kullanmışlar ve çok renkli çalışmalar yapmışlardır. Bu çalışmalarında onlar da iğne ilmeğini kullanmışlardır.Washington Textile müzesindeki koleksiyonlarda, Paracas dönemine ait, alpaka yünden iğne ilmeği ile yapılmış, mitolojik desenli ilginç bir örgü örneği bulunmaktadır. Ayrıca Peruluların beyaz ve kahverengi ince örümcek dokuları ayrı bir sanat özelliği taşır. Doku ve kompozisyon, iplik inceliğinin verdiği zarafet şaşırtıcıdır. Çok az bükümü olan ince pamuktan çalışılmış düğümsüz örümcek dokuların nasıl yapıldıkları hakkında hiçbir kayıt yoktur (www.ödevsitesi.com Dosya No: 130925).
Türklere ait ilk tarihî belgeler Orta Asya’da yapılan arkeolojik kazılarda bulunmuştur. M.Ö.VII-VIII. yüzyıllar arasında Orta Asya’da yaşayan Hunlara ait Pazırık 2. kurganındaki bulgular arasında konç kısmı koç boynuzu motifleri ile süslü yün çoraplar bulunmaktadır. Bu örnek, örgü sanatının Asya Türkleri arasında da gelişmiş olduğunu göstermektedir. Orta Asya buluntularından sonra en eski örgü örneklerine eski Mısır mezarlarında rastlandı. Baş parmağı ayrık kırmızı yün çoraplar bugün Londra’da Victoria and Albert Müzesindedir. Doğuda gelişen örgüler ticaret gemileri ile Arap tacirler tarafından İspanyaya getirilmiş oradan da İngiltere ve İskoçya’ya yayılmıştır. Gene ticaret yoluyla İtalya’ya oradan Avrupa’ya geçtiği biliniyor. XII. ve XV. Yüzyıllar arasında yapılan Arapların çok renkli çorap örgüsü XII.-XVI. Yüzyıllar arası İspanya’da ve İtalya’da büyük başarıya ulaşmış örgünün kaynağı olmuştur. Örücülüğün esas gelişimi Avrupa’ya ipeğin gelmesinden sonra olmuştur. Yünden yapılan işler birbirlerine benzemekteydi. XVI. Yüzyılda ipek batıya ulaşınca örgüde yün yerine ipek iplikler kullanılmaya başlandı. Özellikle saray mensupları, din görevlileri gibi saygıdeğer kişilerin giyeceklerine ipekten örülmüş pelerinler, mantolar, atkılar eklendi. Değişik dokular elde edebilmek için yeni desenler yaratıldı. Aralarına altın, gümüş ipler ilâve edildi. Zengin ve zarif çalışmalara gidildi. XVI. Yüzyılda İtalya’da özellikle erkek giyeceklerinde özel dokulu trikolar moda olmuştu. Çiçek motifleri ile desenlenmiş bu dokular da altın, gümüş ve ipek ipliklerle yapılıyordu. Aynı yıllarda Hollanda’da İtalya’daki gibi özel örme tekniklerine sahipti. 1485 - 1603 yıllan (Tudor ve Elizabeth Devri) örgünün altın çağı olarak anılmıştır. Örücülüğün geliştiği devirlerde örücülükle ilgili meslek loncaları kurulmuştu. Örücülükte daha yüksek standartlar elde edebilmek için loncaya üye olma şartlan çok katı kurallara bağlanmıştı. Avrupa’da loncaya girmek isteyen genç 3 ile 6 yıl arasında ustaya çıraklık ederdi (www.ödevsitesi.com Dosya No: 130925).
II. BÖLÜM
KUYUMCULUKTA KULLANILAN ÖRGÜNÜN TANIMI VE ÇEŞİTLERİ
2.1. ÖRGÜNÜN TANIMI
Değerli veya değersiz madenlere çeşitli teknikler uygulanarak sekil verilmesi ve çeşitli aşmalardan geçirilmesi sonucunda bu madenlerin; takı, aksesuar veya süs eşyasına dönüştürülmesi işlemine kuyumculuk denir.
Kuyumculukta kullanılan örgü ise; altın, gümüş, bakır, vb. tellerin, uygun kalınlıklarda haddeden çekildikten veya yassıtıldıktan sonra farklı örgü teknikleri uygulanarak örülmesiyle oluşturulan takılardır.
2.2. ÖRGÜ ÇEŞİTLERİ
Bu bölümde örgü çeşitleri hakkında genel bilgiler verilmiştir. Bunlar; hasır örgü, düz örgü (saç örgü) ve çapraz örgü çeşitleridir.
2.2.1. Hasır Örgü
Haddeden geçirilmiş veya yassıtılmış tellerden oluşan bir örgü tekniğidir. Tellerin kalınlığı ve genişliği isteğe göre değişir ( Textile Technıques in Metal, 1996, s. 44 ).

Resim 3: Hasır Örgü
Resim 4: Hasır Örgü Tekniğiyle Yapılmış Takı
2.2.2. Düz Örgü (Saç Örgü)
Haddeden geçirilmiş tellerin, saç örgüsü gibi örülmesiyle oluşan bir örgü çeşididir. Tellerin kalınlıkları değişebilmekle beraber tek tel yerine iki veya daha fazla telde kullanılabilir ( Textile Technıques in Metal, 1996, s. 86 ).
Resim 5: Düz Örgü (Saç Örgü)
Resim 6: Düz Örgüden Taş Yuvası
2.2.3. Çapraz Örgü
Resim 7 ve 8’de görüldüğü gibi haddeden geçirilmiş tellerin, çapraz bir biçimde örülmesiyle oluşan bir örgü çeşididir. Tellerin sayısı, örgünün istenen genişliğine göre arttırılabilir.

Resim 7: Çapraz Örgü Tekniğiyle Yapılmış Yüzük

Resim 8: Çapraz Örgü Tekniğiyle Yapılmış Bileklik
III. BÖLÜM
ÖRGÜ YAPIMINDA KULLANILAN ALETLER VE YAPIM TEKNİKLERİ
3.1. ÖRGÜDE KULLANILAN ARAÇ-GEREÇLER
Bu bölümde örgü örülürken kullanılan araç ve gereçler tanıtılmaktadır. Metalin eritilip dökülmesinden, örgü işleminin bitimine kadar kullanılan bütün araç ve gereçler resimleriyle birlikte gösterilmektedir.
3.1.1. Silindir
Maden eritilip, tel kalıba döküldükten sonra silindir yardımıyla çekilir ve istenilen kalınlığa getirilir. Silindir, her kuyumcu atölyesinde bulunan ve birçok alanda kuyumcunun işini kolaylaştıran bir makinedir.
Resim 9: Silindir
3.1.2. Hadde
Yapılması gereken örgü çeşidi yuvarlak telden oluşacaksa, silindirden belli bir kalınlığa getirilen tel, haddeden çekilerek yuvarlak bir şekil alması sağlanır ve istenilen kalınlığa getirilir.
Resim 10: Hadde
3.1.3. Kumpas
Madeni silindir ve haddeden çekerken telin kalınlığını ölçmek için kumpas kullanılır. Kumpas kuyumculukta bütün ölçümler için kullanılan bir ölçme aracıdır.
Resim 11: Kumpas
3.1.4. Pense
Haddeden tel çekilirken pense kullanılır. Örgü örme aşamasında pense kullanılarak, tellerin kıvrılarak şeklinin bozulması önlenmiş olur. Özellikle pense kullanılması sonucunda örgünün boşluksuz ve sıkı bir şekil alması sağlanır.
Resim 12: Penseler
3.1.5. Metal Makası
Tellerin belli uzunluklarda işaretlenip, kesilmesi için metal makası kullanılır. Metal makası da kuyumculukta çok geniş bir kullanım alanına sahiptir.
Resim 13: Metal Makası
3.1.6. Mengene
Belli uzunluklarda kesilen tellerin yan yana sabit bir şekilde durması için mengene kullanılır. Mengene örgünün kusursuz olması için çok gerekli bir araçtır. Ayrıca mengene, teli haddeden çekme aşamasında haddeyi sabitlemek için de kullanılır.
Resim 14: Mengene
Resim 15: El Mengenesi
3.1.7. Tahta Tokmak
Örgü bittikten sonra örs üzerinde tahta tokmak yardımıyla örgü düzeltilir. Eğer örülen örgüye şekil verilmek isteniyorsa yine tahta tokmak kullanılabilir.

Resim 16: Tahta Tokmak
3.1.8. Kıl Testere
Örme işlemi bittikten sonra örgünün istenilen uzunluğu ölçülerek işaretlenir. İşaretlenen yerden düzgün bir şekilde kesmek için kıl testere kullanılır.

Resim 17: Kıl Testere
3.1.9. Eğe
Testereyle kesilen örgünün keskin köşelerini yuvarlamak için ve tesviye yapmak için eğeye ihtiyaç vardır.

Resim 18: Eğeler
3.2. ÖRGÜ YAPIM AŞAMALARI
Bu bölümde hasır örgü, düz örgü (saç örgü) ve çapraz örgü çeşitlerinin yapım aşamaları, sırasıyla ve ayrıntılı bir biçimde; destekleyici resimler kullanılarak anlatılmıştır.
3.1.1. Hasır Örgü
İstenilen kalınlıkta ve istenilen uzunlukta silindirden çekilmiş ve yassıtılmış 3 veya daha fazla telden ve örgünün enine göre daha kısa kesilmiş yardımcı tellerden oluşmaktadır.
Aşağıda gösterilen hasır örgü; 0.4 mm kalınlığında, 12 cm uzunluğunda 5 tane ve 1.5 cm uzunluğunda 25 tane gümüş telden oluşmaktadır.
Resim 19: Malzemeler
Başta hazırladığımız 5 tane tel; temizlenip, düzeltilerek, aralarında boşluk olmayacak şekilde yan yana mengeneye sabitlenir.
Resim 20: Tellerin Mengeneye Sabitlenmesi
Sabitlenen teller bir ileri, bir geri olacak şekilde, arkaya ve öne doğru yatırılır.

Resim 21: Arkaya ve Öne Yatırılmış Teller
Araya 1.5 cm olarak kesilen tellerden koyarak, diğer teller, daha önce yatırıldıkları tarafın tam tersine doğru yatırılır. Tellerin uçlarından pense yardımıyla çekilerek sıkıştırılması sağlanır.

Resim 22: Araya Parça Yerleştirme

Resim 23: Parçanın Sabitlenmesi
Basınç uygulayarak aralarda boşluk kalmamasına dikkat etmeliyiz. Sağ ve sol kenarlardaki telleri de sürekli kontrol ederek, dışa doğru açılmalarını engellememiz gerekmektedir.
İşlem sonuna kadar bu şekilde devam eder. Örgünün sonuna gelince, uçlardan ve kenarlardan çıkan fazla teller geriye doğru kıvrılır. Teller bu noktalardan lehimlenir. Bu şekilde örgünün sabitlenerek açılması önlenmiş olur.

Resim 24: Aradaki Tellerin Geriye Kıvrılması

Resim 25: Tellerin Lehimlenerek Sabitlenmesi
Son olarak dışarı taşan fazlalıklar makas yardımıyla kesilerek ve tesviye yapılarak örgü tamamlanmış olur.

Resim 26: Hasır Örgünün Bitmiş Hali
3.1.2. Düz Örgü (Saç Örgü)
İstenilen kalınlıkta ve istenilen uzunlukta haddeden çekilmiş, yuvarlak 3 telden oluşmaktadır. Bu teller; tekli, ikili veya daha fazla gruplar halinde sabitlenerek de örgüyü oluşturmak mümkündür.
0.8 mm kalınlığında ve 20 cm uzunluğunda, haddeden çekilmiş 6 tane yuvarlak tel hazırlanır. Her bir tel temizlenir ve düzeltilir. Teller düz ve sıkı olacak şekilde birbirine yaklaştırılır ve mengeneyle sıkıştırılarak, sabitlenir.

Resim 27: Tellerin Mengeneye Sabitlenmesi
Teller ikişerli 3 gruba ayrılır. Örmeye sağdan veya soldan başlanabilir.

Resim 28: Tellerin Gruplara Ayrılması
Sol kenardaki grup, ortadaki grubun üzerine yatırılır. Böylelikle sol kenardaki grup, ortaya geçmiş olur.

Resim 29: Soldaki Grubun Ortadaki Grubun Üzerine Kıvrılması
Sağ kenardaki grup, ortadaki grubun üzerine yatırılır.

Resim 30: Sağdaki Grubun Ortadaki Grubun Üzerine Kıvrılması
İşlem bu şekilde devam etmektedir. Tellerlin sıkı bir şekilde örülerek, aralarda boşluk kalması önlenmelidir.

Resim 31: Tellerin Sıkılaştırılması
Örme işlemi bittikten sonra örgü pense yardımı ile düzeltilerek, uçlarındaki fazlalıklar kesilir ve eğe ile tesviyesi yapılır.

Resim 32: Düz Örgünün Bitmiş Hali
3.1.3. Çapraz Örgü
İstenilen kalınlıkta ve istenilen uzunlukta 3 veya daha fazla telden oluşabilmektedir. Bu teller; tekli, ikili veya daha fazla gruplar halinde sabitlenerek de örgüyü oluşturmak mümkündür.
0.8 mm kalınlığında, 25 cm uzunluğunda, haddeden çekilmiş, 8 tane yuvarlak tel kesilir. Her bir tel temizlenir ve düzeltilir. Teller düz ve sıkı olacak şekilde birbirine yaklaştırılır ve bantla sarılarak sabitlenir.

Resim 33: Tellerin Bantla Sabitlenmesi
Bant sarılmış kısım mengeneye sıkıştırılır. Mengenenin bize bakan tarafına herhangi bir işaret konulur. Bunun amacı kafamızın karışmaması ve örgünün ön tarafının hep bize dönük olmasını sağlamaktır (Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 14).

Resim 34: Tellerin Mengeneye Sabitlenmesi
Teller ikili gruplar halinde ayrılır. İlk grup kendimize doğru, ikinci grup karsıya doğru itilir ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 15 ).

Resim 35: Birinci Grubun Öne Yatırılması

Resim 36: İkinci Grubun Arkaya Yatırılması
İki grubun mengenenin önüne doğru diğer iki grubunda mengenenin arkasına doğru eğilmesi gerekmektedir ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 15 ).
Resim 37: Grupların Öne Arkaya Yatırılması
Grupların birbirine yakın olduğunu sürekli kontrol etmeliyiz. Sürekli bir yöne doğru çalışmalıyız. Yani, ya sürekli sağdan sola yada sürekli soldan sağa doğru çalışmamız gerekmektedir.
Birinci grup düz hale getirilir ve baş parmak ve işaret parmakla tutularak dikkatlice itilir. Bu dikkatlice yapılan hareket kontrolümüzü artıracaktır. Telleri düzleştirme ve onlarla daha sıkı çalışma imkanı sağlayacaktır ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 15 ).

Resim 38: Birinci Grubun Düzleştirilmesi
Birinci grubu diğer grupların karşısına, mengenenin soluna doğru eğmeliyiz. Bu grubun sağ telinin doğruca sol telin üstüne yattığından emin olmamız gerekmektedir ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 15 ).

Resim 39: Birinci Grubun Yatırılması
Eğer elle örmek zor oluyorsa, karga burun pensede kullanabiliriz. Pense bize hem telleri daha sıkı bir şekilde örmemiz için hem de tellerin paralel olmasını sağlamamız açısından yardımcı olur.
Daima mengeneye yakın çalışmamız gerekmektedir. Telleri açılı değil, mengenenin üstüne paralel tuttuğumuzdan emin olmamız gerekmektedir ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 16 ).
İlk grubun diğer gruplara mümkün olduğunca yakın ve yatık olduğuna emin olmak için bir dakika kadar beklemeliyiz. İlk grubu parmağımız yardımıyla yukarı doğru itmemiz gerekmektedir.
Şimdi ikinci grubu düzgün hale getirmeliyiz ve parmaklarımızla ilk grupta olduğu gibi çekmeliyiz ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 16 ).

Resim 40: İkinci Grubun Düzleştirilmesi
İkinci grubu birinci grubun üstünden, işaret parmağımızı kullanarak kendimize doğru itmeliyiz ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 17 ).
İlk gruba yakın bir temas sağlamak için yeteri kadar basınç uygulamalıyız. Çok sert bastırmamalıyız. Aksi halde ilk grubun telleri pozisyonun dışına çıkabilir.

Resim 41: İkinci Grubun Birinci Grubun Üzerine Yatırılması

Resim 42: İkinci Gruba Basınç Uygulanması
İkinci grubu aşağı doğru bastırmaya devam etmeliyiz. İlk grupla oldukça yakın tutmalıyız ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 14 ).

Resim 43: İkinci Gruba Basınç Uygulanması
Tellerin düz olması ve birbirini kapatması gerekmektedir.

Resim 44: Tellerin Sıkılaştırılması
Örgümüze üçüncü grupla devam ediyoruz. Bu aşamada telleri yukarı ve aşağı doğru kendi tarafımızdan, mengenenin arkasına doğru itmeliyiz ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 17 ).

Resim 45: Üçüncü Grubun Arkaya İtilmesi

Resim 46: Üçüncü Grubun Sıkılaştırılması
Dördüncü grubu kendimize doğru yani mengenenin önüne doğru yatırmamız gerekmektedir.

Resim 47: Dördüncü Grubun Öne Yatırılması
Tellerin birbirine yakın ve düzgün olduğunu bir kez daha kontrol etmeliyiz. Eğer teller düzeltme ihtiyacı duyuyorsa, telleri karga burun pense ile doğru pozisyona getirmek için hareket ettirmeliyiz ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 18 ).

Resim 48: Tellerin Sıkılaştırılması ve Düzleştirilmesi
İlk grubu sol, baş ve işaret parmağınızla kavrayıp, hafifçe itmeliyiz.

Resim 49: Birinci Grubun Hafifçe Arkaya İtilmesi
Şimdi mengeneyi gevşeterek, ilk örgü; mengenenin içinde kalacak şekilde, parçayı aşağı doğru bastırarak, birinci örgü mengenenin içindeyken yeniden sıkıştırmalıyız ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 18 ).

Resim 50: İlk Örgünün Aşağı Bastırılması

Resim 51: İlk Örgünün Aşağı Alınması
Birinci grubu, daha önce de yaptığımız gibi baş ve işaret parmağımızla düzeltmeliyiz. Sonraki grubu mümkün olduğunca yakın şekilde tutarak bir kenar ortaya çıkartmalıyız ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 19 ).

Resim 52: Birinci Grubun Düzeltilmesi
Bu grubu sağ elimizle tutarak, aynı zamanda sol elimizin işaret parmağıyla mengenenin arkasına doğru itmeliyiz ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 19 ).

Resim 53: Birinci Grubun Arkaya İtilmesi
Şimdi iki sıralı grubu mengenenin diğer tarafına almış oluyoruz. Bu , ilk örgüyü tamamlayacaktır.
Grupların düzgün ve birbirine yakın olduğundan emin olmak için bir dakika kadar beklemeliyiz ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 19 ).

Resim 54: İlk Örgünün Tamamlanmış Hali
İkinci örgüye başlamak için, ikinci grubu kaldırmalıyız. Fakat, şimdiki yaptığımız işlem diğerlerinden farklı olarak sağa doğru olmalıdır ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 19 ).

Resim 55: İkinci Örgüye Başlanılması
Birinci örgüyü yaptığımız gibi aynı yöntemle diğer örgüye devem etmeliyiz.

Resim 56: Aşamaların Sırayla Uygulanması
Bütün parçanın telleri üstüne uygun basıncı uygulamayı unutmamalıyız. Grup geçişlerini yapmakta problem yaşıyorsak, telleri sabit tutabilmek için pense kullanabiliriz. Çalıştıkça telleri elle işlemek daha kolay hale gelecektir ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 20 ).

Resim 57: Telleri Sabit Tutmak İçin Pense Kullanılması
Birkaç örgüyü tamamladıktan sonra, örülen parça mengenenin sağ tarafından çıkmaya başlayacaktır. Görüntü gerçekten diagonal bir akış gösterecektir ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 20 ).

Resim 58: Örgünün Yandan Görünümü
Alttaki şekilde görüldüğü gibi, örgü çok sıkı olduğunda ne olduğunu göstermektedir. Örülen parça basınçtan dolayı yuvarlanmıştır. Benzer bir problem, eğer grup mengenenin sol tarafından karşıya getirilirse, açılı tutulursa yada mengenenin üst tarafına paralel olmazsa da yaşanır ( Wowen Wire Jewelry, 2004, s. 20 ).

Resim 59: Sıkı Bir Örgünün Görünümü
Son olarak, telleri beraber ve düzgünce iterek örgüyü bitiririz.

Resim 60: Örgünün Bitirilmesi
Pense ile telleri düzeltiriz, sonra da bitiş kısmından telleri keseriz.

Resim 61: Tellerin Düzeltilmesi
Örülen parça, dişsiz bir pense yardımı ile ortadan başlayarak aşağı doğru düzeltilir.

Resim 62: Örgünün Düzeltilmesi